CTP Milletvekili Fikri Toros, Milli Eğitim Bakanı Nazım Çavuşoğlu’nun açıklamalarına tepki göstererek, yapılan düzenlemeye karşı her kesimden on binlerce kişiden oluşan halk iradesinin buna karşı durduğunu söyledi. Toros, öğretmenlere ve sendikalara yönelik ifadelerin kabul edilemez olduğunu söyledi.
Toros, "Sendika yöneticilerine ve öğretmenlere karşı sergilenen tutumu gerçekten kınıyorum.” dedi.
Toros konuşmasının devamında, Kıbrıs ve bölgesinde yaşanan jeopolitik gelişmelerin önemine dikkat çekti. Doğu Akdeniz’deki enerji faaliyetlerine işaret eden Toros, Kıbrıs’ın Münhasır Ekonomik Bölgesi’nde başlatılan hidrokarbon sondajlarının, Türkiye’nin kıta sahanlığıyla çakıştığını ve bu nedenle siyasi ihtilaf barındırdığını kaydetti.
İhtilaflar nedeniyle bölgedeki girişimlerin ilerleyemediğini belirten Toros bölgede imzalanan iş birliği protokollerine de işaret etti.
Suriye’deki gelişmelere de değinen Toros, Türkiye’nin yeni Suriye yönetiminde nüfuzunu artırma çabasında olduğunu ve bu süreçte ABD’nin askeri varlığını azaltma niyetiyle hareket ettiğini söyledi. Toros, bölgede şekillenmekte olan yeni yapının hangi ülkelerin ortak menfaatine hizmet edeceğinin belirsizliğini koruduğunu vurguladı.
"Kıbrıs sorunu devam etmektedir. Hâlâ yaşanmakta olan çıkmaz nedeniyle bu sorun çözümsüz kalmakta, durağan değil aksine daha da karmaşık bir hâl almaktadır." diyen Toros, mevcut durumun hem uluslararası hem de bölgesel boyutlar kazandığına dikkat çekti.
Toros, “Bilinmelidir ki gerek Kıbrıs’ın kendisi, gerekse Kıbrıs üzerinde etkisi bulunan, başta garantör ülkeler olmak üzere tüm uluslararası aktörler, mevcut konjonktürde ortak çıkarlar odaklı müzakereler yürütmektedir.” ifadelerini kullandı.
Kıbrıs sorununun yeniden Birleşmiş Milletler gündemine gelmesinin tesadüf olmadığını, bunun bölgedeki diplomatik ve jeopolitik gelişmelerle doğrudan bağlantılı olduğunu ifade eden Toros, "Kıbrıs konusunun, iki toplum lideri arasındaki siyasi pozisyon farklılıklarına rağmen yeniden Birleşmiş Milletler’in gündemine gelmesinin sebebi, garantör ülkelerin ve uluslararası aktörlerin izlediği yeni yaklaşımlardır." dedi.
Toros, Türkiye ve Yunanistan arasında ilişkilerde yeni bir sayfa açıldığını, bu sürecin Avrupa Birliği ile ilişkileri de olumlu yönde etkilediğini söyledi.
Doğu Akdeniz’de güvenlik ve enerji odağında yeni bir sinerjik birliktelik kurulmaya çalışıldığını belirten Toros, "Tüm bu gelişmeler, Birleşmiş Milletler’in aldığı yeni inisiyatifin gerekçesidir." dedi.
Toros, Birleşmiş Milletler himayesinde başlatılan yeni sürecin, mevcut bölgesel konjonktürle uyumlu bir şekilde değerlendirilmesi gerektiğini vurgulayarak, “Bu fırsat dikkatle ele alınmalı ve en iyi şekilde değerlendirilmelidir.” dedi.