KTOEÖS’e bağlı öğretmenler ilk olarak Başbakanlık Işıkları’nda bir araya gelerek, “Demokratik, çağdaş toplum için; nitelikli, bilimsel, laik eğitim için; saygın, aydın, özgür öğretmen için, insanca bir geçim ve yaşam için mücadele etmeye devam edeceğiz”, Çiftçiye, asgari ücretliye, öğretmene, hayvancıya yok, sermayeye var” Göç Yasası’na dur de”, “Devlet okullarını ve çocuklarımızı sahipsiz bırakmayacağız” yazan pankartlar açtılar.

Ardından öğretmenler bayraklar ve sloganlar eşliğinde Başbakanlık binası önüne yürüdüler. Burada KTOEÖS Başkanı Selma Eylem ve Genel Sekreter Tahir Gökçebel birer konuşma yaptı.

KTOEÖS Başkanı Eylem: “Okullardaki sıkıntılardan haberiniz var mı?

KTOEÖS Başkanı Selma Eylem, burada yaptığı konuşmada, eğitimde ve okullarda yığınla sorun olduğunu ancak bunun hükümet tarafından görülmediğini savundu.

Hükümete seslenen ve yaşadıkları sıkıntıları sıralayan Eylem, “okullarda atama yapılmamasından dolayı birçok dersin boş geçtiğini, birleştirilen sınıfların sayılarının 40’ın üzerinde olduğunu, okulların inşaatlara ve konteynerlere mahkum edildiğini, özel eğitime ihtiyaç duyan ve Türkçe bilmeyen öğrencilerin çözümsüz bırakıldığını” öne sürdü.

Eylem, bunun yanında, “eksik bırakılan rehber öğretmen ve rehberlik servisleri ile tam gün eğitim programı nedeniyle çocukların aç ve güvenlik riskiyle karşı karşıya kaldığını, sonucunda şiddet ve zorbalık olaylarının arttığını, tüm sıkıntıların yükünün özveriyle çalışan öğretmene yüklenmeye çalışıldığını, bunlar olurken de öğretmenler adına direnen sendikanın itibarsızlaştırılması çabasında olunduğunu” ileri sürdü.

“Ek bütünlemeyle sınıf geçirildiğini, kitapların içeriklerinin komisyonlardan izinsiz değiştirildiğini, öğretmenlere saldırılarak özgürlüklerinin elinden alınmaya çalışıldığını, sermayeden borcun tahsil edilmeyip maliyetlerin halkın sırtına yüklendiğini ve halka ait kurumların peşkeş çekildiğini” de savunan Eylem, “Halka bunu mu reva görüyorsunuz?” diye sordu.

Eylem, “Yeter artık.” diyerek, “tek derdin koltuk olduğu düzenin yıkılması gerektiğini” iddia etti; öğretmenler olarak direnmeye ve mücadeleye devam edeceklerini vurguladı.

KTOEÖS Genel Sekreteri Gökçebel: “Bu ülkeyi çocuklarımızdan emanet aldığımızı unutmuşlar”

KTOEÖS Genel Sekreteri Tahir Gökçebel ise, yaptığı konuşmada, “hükümet yetkililerinin koltuklarını korumak uğruna ülkeyi yangın yerine çevirdiğini” savundu, “Bu ülkeyi çocuklarımızdan emanet aldığımızı unutmuşlar.” dedi.

Sürekli kamu görevlilerinin, emekçilerin, öğretmenlerin haklarının, çalışma koşullarının ve yaşam standartlarının ve ülkedeki geleceğinin bitirilmeye çalışıldığını savunan Gökçebel, öğretmenlerin tüm “bu çaresizlik karşısında” çocukları hayata tutundurmak için elinden geleni yaptığını kaydetti.

Gökçebel, yarın hayat pahalılığına yapılacak bir düzenleme için hükümet tarafından teknik kurula davet edildiklerini duyurarak, bu düzenlemeyi “ikinci bir göç yasası” olarak nitelendirdi, hükümeti “halkın hükümeti" olmamakla suçladı.

Temsili hediye dağıtımı

Konuşmaların ardından öğretmenler “temsili hediye dağıtımı” yaptı. Mizansen bir şekilde, hükümeti “Noel baba” olarak gösteren öğretmenler, temsili olarak çantadan vatandaşa “bozuk yollar, hayat pahalılığı, fakirleşme” gibi hediyeler çıkarırken, sermayeye “ihale rantı, torpil, açık çek” gibi hediyeler dağıttı.